Çin’in Vuhan kentinde ilk vakaların görüldüğü daha sonra küresel ölçekte etkilerini gösteren koronavirüs halk sağlığı için ciddi bir tehdit olmaya devam ediyor. Hastalığın olumsuz etkilerini doğrudan ortadan kaldırabilecek ilaç ya da herhangi bir aşı geliştirilemediği için sosyal mesafe olası bulaşılara karşı alınabilecek en güçlü önlem olarak yerini korumaya devam ediyor. COVID-19 pandemisi ile kişilerin daha önce tecrübe etmedikleri karantina ve sosyal izolasyon gibi kısıtlayıcı yöntemler hâlâ birçok ülkede uygulanıyor. Alınan tedbirler küresel ekonomileri olumsuz yönde etkilerken hane halkının ekonomileri de bu etkiden nasibini aldı. Kritik öneme sahip mal ve hizmetlerin üretimi ve teslimatına ağırlık verilirken kimi ekonomik ve sosyal faaliyetlerde azalma ya da tamamen duraksama görüldü.
Hükümetler, COVID-19’un halk sağlığı üzerinde oluşturduğu riskleri azaltabilmek ve kontrol altına almak için aldıkları kimi önlemleri kontrollü olarak gevşetmeye başlasa da kişiler kendi iradeleri ile karantina dönemindeki alışkanlıklarını uzun dönemlere yayabilir. Bu süreçte hem işletmeler hem de bireyler dünyadaki gelişmeleri ilgiyle takip etmekte ve yeni keşifler yapmakta hiç olmadığı kadar hevesli… İşletmeler pandemi ile birlikte iç piyasalardaki azalan pazar paylarını artırabilmek için dünyanın farklı ülkelerindeki farklı dilleri konuşan insanlara ulaşmaya çalışıyor. 60’tan fazla dilde hem yurt içindeki hem de yurt dışındaki çözüm ortaklarına, fiziksel teması azaltan Protranslate tercüme bürosu, yerel işletme arayışına gereksinim duymadan online portal aracılığı ile profesyonel bir hizmet sağlayarak web sitelerinin, uygulamalarının ve gerekli dokümanlarının hedef dillere tercümesi konusunda destek vermektedir. Böylece işletmeler birkaç yeni dil seçeneği ile bile bir anda potansiyel milyonlarca kişiye ulaşabilme şansına sahip olabilir.
Koronavirüs pandemisinin salgının ilk günlerine göre yıkıcı etkilerinin ve global şokun etkilerinin azalması ile beraber dünya genelindeki birçok hükümet gerekli tedbirlerin alınması ve taramaların sürekli olarak yapılması şartı ile seyahat kısıtlamalarını kademeli olarak kaldırmaya başladı. İşletmelere ve kişilere yol gösterici yönergeler ve öneriler de kamuoyu ile paylaşılıyor. Bireylerin aylarca sosyal izolasyonda kalmaları ve yaz mevsiminin etkilerini göstermeye başlamasıyla birlikte seyahat etmek hiç olmadığı kadar cezbedici bir etkinlik olarak yerini koruyor.
Pandemi sonrası turizm faaliyetlerinin kademeli olarak başlatılması tüm dünyanın gündeminde önemli bir yer ediniyor. Hem konukların hem de hizmet verenlerin sağlığını korumak için oteller ve diğer konaklama yerleri önleyici ve koruyucu çalışmalarını sürdürüyor. Hükümetler birtakım protokoller geliştirerek kriterleri sağlayan işletmelere sertifikalar veriyor. Gezginler şimdiden hem yurt içi hem yurt dışındaki seyahatleri için rotalarını çizmeye başladı bile. Şehirler ve ülkeler arası seyahat yasaklarının gevşetilmesi, sosyal mesafe bilincinin toplumun genelinde yer edinmesi ile birlikte yaz mevsimi hem işletmeler hem gezi planları yapan için heyecan ile bekleniyor.
COVID-19 salgınının etkilerinin tüm dünyada hissedildiği ilk dönemlerde, birçok ülke koronavirüsün yayılma hızını azaltmak için ülkelere giriş ve çıkışlarla birlikte vize ve çalışma izinlerinin verilmesi gibi günlük hayatın rutini olan uygulamalar konsolosluklar tarafından askıya almıştı. Kontrollü normalleşme süreçlerine başlayan ülkeler bu kısıtlamaların gevşetilmesi ile birlikte vize işlemleri için online mülakat alt yapılarını hazırlamış durumda. Pandemi sonrası değişen alışveriş, beslenme gibi tüketici alışkanlıkların turizmdeki rutinlerde de kimi değişikliklere yol açacağı tahmin ediliyor. Koronavirüs pandemisi nedeniyle seyahat planlarını ertelemek ya da iptal etmek zorunda kalan gezginlerin oluşturacakları yeni rotalar, tercih edecekleri ulaşım araçları, konaklama tercihleri de işletmeler için merak konusu. Turizmde toparlanma beklentileri ülkeler ve işletmeler için de yeni stratejiler oluşturmak adına bir fırsat yaratıyor. Global ve bölgesel gelişmeleri takip ederek pandemi sonrası fırsatları için kriz yönetimi ve normalleşme planları yapmak avantaj sağlayacaktır. Mart ortalarında etkilerinin tüm dünyada görülmesi ile bahar aylarını evlerinde geçiren kişiler için yeni normalleşme sonrası yaz ayları ümit vadediyor…