İşte geldi Haziran. “Sizlere yemyeşil bir tatil kasabasından, kızgın kumların üstünden, bir gün batımında yazıyorum bu satırları” demek isterdim ama tabii ki hayır. Henüz o günler gelmedi. Mahalle barlarımız, kafelerimiz bile açık değil henüz. Ancak şunu söyleyebilirim. Itırlarım, sardunyalarım, yaseminlerim ve balkondaki diğer bitkiler de çiçek açtı. “Hadi çıkar masayı, sandalyeyi yaz geldi” dediler, kurdum masayı.
Güzel bir hafta sonu olsun istiyorum. Sokağa çıkmak yasak. Yakın markete gitmek serbest. Alkol almak yasak. Bol domates suyu alıp kendime bir Bloody Mary hazırladım. Yazıda alkollü içki ismi geçirmem umuyorum ki yasak değildir. Neyin yasak neyin serbest olduğunu karıştırır olduk ‘Normal’. İçkimi yudumlarken sokakta dolaşan memleketimin yakışıklı turistlerini kesiyorum yaseminlerin arasından. “Enjoy canım enjoy, but I’m not vaccinated.”
Akşam Eurovision var. TRT’de yayınlanması yasak. Yarışmaya zaten katılmıyoruz. Ne katılıyoruz ne de yayınlıyoruz. Çoluk çocuğun ahlakı bozuluyormuş izlerken. Mafya kapışmaları varken çocuklar dansı, şarkıyı, eğlenceyi Eurovision’u neden izlesin ki? Maazallah ya bir İtalyanca söz, bir davul ritmi, bir ayak figürü kafalarını karıştırsa, pullu payetli bir elbisenin ışığı gözlerini alıverirse, ne yaparız sonra? Bu yasağın Lgbti+ politikasıyla ilgili olduğunu düşünüyorum. Ancak buna bu yazımda değinmeyeceğim. Belki başka bir yazımın konusu olur. Ben size daha güzel şeylerden bahsetmek istiyorum. Yaz geldi bunu istemem ‘Normal’.
“Normal ne Ayol?”
“Ooo biri anlatsın hemen
Nedir bu normal?
Ooo canım sıkıldı artık
Yoksa ben miyim anormal?”
Nuri Harun Ateş’in yeni teklisi ‘Normal’ yayınlandı. Bülent Ortaçgil’den dinlediğimiz bu şarkıyı Nuri Harun Ateş yorumuyla seveceğinize çok eminim. Şarkının yeni hali içinizi kıpır kıpır edecek.
Onu ilk Mustafa-Övül Avkıran’ın oyunu ‘Aşhura’ ile tanıdım. Bu müzikli oyundaki performansıyla hemen gönlümü çaldı. ‘Aşhura’ Hollanda, Almanya, İsveç, İtalya, Danimarka, Belçika, İsviçre, Fransa’nın başlıca müzik ve tiyatro festivallerinde yer alan dünya çapında bir oyun.
Daha sonra ‘Kafası Karışık Kontrtenor’ ile muhteşem Garaj İstanbul gecelerinde de bulunma şansını elde ettim. ‘Kış Masalı’ yorumunu yeniden dinleyebilmek için defalarca gitmişliğim var konserlerine. Sonra ‘Kafası Karışık Kontrtenor’ projesi 2015’te nihayetinde albüme taşındı. Albümde hem pop hem opera hem de alaturka var. Daha sonra Sezen Aksu ile Düeti ‘Geçmişe Susmasını Söyle’, ‘Ay’, gibi şarkıları ardı ardına yayınladı. Harun’un performanslarını, yurtiçi ve yurtdışında verdiği konserlerini, müzikal özgeçmişini, hayat hikâyesini, sanat yolculuğunu merakla takip ettim hep. Ondan ilham alınacak çok şey var.
‘Normal’ şarkısı için ise şunları söylüyor:
“Ekşi Sözlükte ‘Ajda Pekkan’ için ‘Türkiye’de değişmeyen tek şey’ diye bir yorum vardır. Halbuki gelmiş geçmiş en iyi kent ozanlarımızdan Bülent Ortaçgil tarafından 1998 yılında yazılmış ‘Normal’ şarkısı Ajda’nın değişmemek konusunda hiç de yalnız olmadığının kanıtı gibidir.
Ve 2021 yılında hâlâ ‘Normal’in tanımı üzerinde mutabakat sağlayamayan dünya ve ülkemiz için güncel söyleminden zerre kayıp vermemiştir. Bu nedenle sanki dün yazılmış gibi bir heyecanla yeniden söylemek istedim.
Sevgili Ogün Dalka’nın düzenlemesi, çalan şahane müzisyen arkadaşlarımız, mix- mastering’de Onur Koç, kapak resmini çizen ressam Engin Doğan, kapak tasarımımızı yapan Neslihan Bilge, klip yönetmenimiz İrfan Yıldırım ve tüm Pasaj&Garaj Müzik ekibi ile şarkımızı sizlerle buluşturmaktan mutluluk duymaktayız. Alınız, bağrınıza basınız.”
Ben bağrıma bastım…
