Son yıllarda herkesten gizlediğim iki kötü alışkanlığım var… CÜNEYT ÖZDEMİR
İlki, gizli gizli zombi filmleri seyretmek. Lafa gelince, vahşete mesafeliyim. İş zombi filmlerine gelince iyi, kötü, kült, sanatsal fark etmiyor. Bir oturuşta koca sezon ‘The Walking Dead’ bitirmiş bir bünye olarak falcı falcı dolaşıp bunun cevabını arıyorum.
İkinci ‘hastalığım’ ise bekâr arkadaşların telefonlarından Tinder hesaplarına girip eşleşenleri stalk’lamak! Bu vesileyle abazan arkadaşlarımın ‘seks’ ararken ağlarına düşen, ‘aşk’ arayan kadınlarla da bire bir temas imkânı yakalıyorum.
Mesela bir arkadaşım sadece bir elektrik lambası direği fotoğrafı koymuş profiline, adını da John olarak yazmış. 18 eşleşme var. 10’u ‘escort’. 1000 TL’den başlayan fiyatlarla sap bir ‘direk’ ile her şeyi yaşamaya hazır olduklarını belirtip cep telefonlarını ifşa etmişler. Pazarlığa da açıklar üstelik… Buraya kadar anormal bir şey yok! Asıl tuhaflık diğer sekiz eşleşmede yaşanıyor. Zira bu kadınlar Tinder’da ‘aşk’ aradıklarını söylüyorlar. Bir direk ve sahte bir John’a kadar düşen aşk arayışı her İsviçreli bilim insanı gibi benim de ilgimi çekiyor.
Mesela geçen gün ele geçirdiğim bir telefondan, birine İngilizce bir-iki cümle yazdım. Hemen dilbilgisi hatamı yakalayıp Türk olduğumu yüzüme vurdu (Anlayacağınız iyi de bir eğitimi var)! Ben de ona “Abla beni böyle yargılama, gramerim kötü ama hepimize yetecek kocaman bir kalbim var” yazdım. Anında eşleşmeden uçurdu.
Elbette elime geçirdiğim her telefonu, böyle masum cümlelerle bırakmıyorum. Çaktırmadan arkadaşlarımın WhatsApp’larına davet etmekten randevu vermeye kadar, yapmadığım kötülük de kalmadı. Artık tuvalete giden bekâr arkadaşım n’olur n’olmaz diye masada telefonunu bırakmıyor (Dünyanın geldiği hale bakar mısınız, insan arkadaşına bile güvenmeyecekse… Neyse)! Bugün Halk TV’nin acar muhalifi olan Ayşenur Arslan, bir zamanların Zaman gazetesine verdiği bir röportajında kendisini ‘medya pavyonundaki bakire’ olarak tanımlayıp şöyle yakınmıştı: “Ama pavyonu saran yoğun sigara dumanı, alkol kokuları üstüne siniyor. Geçip orada dolaşırken üzerine birtakım eller değiyor, kirleniyorsun. Her ne kadar bakireysen de tertemiz kalamıyorsun…”
Tinder’da aşk aramak bana bu satırları hatırlattı. Sen iyi olsan da ortam kötü arkadaş… Bu devirde her elektrik direğine güvenmemek gerek!
